3 Günde Bursa Turu- (2.Gün)

 Herkese merhabalar canlar,

Bursa turumuzun 2. gününde yani Pazar günündeyiz. Dünkü gezimizle alakalı yazımı okuduysanız kalabalığın bizi ne kadar zorladığını farketmişsinizdir. Bu sebeple dün gece yeni bir planlama yapıp bugün daha da kalabalık olabileceğini düşündüğümüz için merkezde kalan yerleri gezmek yerine bu günü Bursanın ilçelerini gezerek geçirmeyi planladık.

Kahvaltımızı yaptıktan sonra ilk iş olarak yola koyuluyoruz ve rotamız Mudanya...

Mudanyaya giden iki yol var birisi çevre yolundan diğeri ise köylerin içerisinden. Biz çevre yolundada trafik olarak çok zorlandığımız için köyler yolunu seçiyoruz e iyi ki de seçtik diyoruz. Yol boyunca yeşillikler içerisinden mükemmel bir manzara ile ilerliyoruz. Mudanyaya 40 dakika sonunda varabiliyoruz malum köy yolu olunca biraz yavaş ilerliyoruz.

Mudanya Hatıramız

Mudanyaya vardığımızda içimiz rahatlıyor biraz ,hava hafif bulutlu zira dün gece dehşet bir yağmura şahitlik ettiğimiz için açıkçası gün içindede yağabilir şüphemiz vardı. Mudanya kordona indiğimiz de miss gibi deniz havası ciğerlerimizi açıyor adeta. İyi ki Pazar günümüzü burada değerlendirmişiz diyoruz çünkü kordon bomboş, sadece balıkçılar ve biz varız.

Tirilye Special Muhallebi

Burada kordon boyu yürüyüş yapıyoruz, fotoğraf çekiniyoruz ve ben tabiki vlog çekiyorum. Biraz yorulunca hafif bir tatlı yeme isteğimiz oluyor. Kordonun başlangıcında "Tirilye Muhallebicisi" gözümüze çarptı ve oraya geçtik. Special Muhallebisi gerçekten çok lezzetliydi ayrıca kahvaltı ürünleride güzel görünüyordu. Bizden size tavsiye diyelim.

Sonrasında yola koyuluyoruz ve ikinci durağımız Tirilye. Zaten yanyana iki ilçe Mudanya ve Tirilye. Harika bir sahil yolundan 10-15 dakika gibi bir sürede Tirilyeye varıyoruz. Tirilye Mudanyaya göre biraz daha tarihini ve dokusunu korumuş demek yanlış olmaz. Mudanya modern bir sahil kasabası havasındayken Tirilye tatlı bir sahil köyü gibi. Tarihi binaları , küçük dükkanları ve lokantalarıyla gerçekten çok sıcak ve tatlı bir havası var.

1-Tirilye Hatıramız | 2- Baba&Oğul | 3-Tirilye Dükkan

Saatin öğleyi biraz geçmesinden dolayı hafif açıktık. Burada taptaze balıkları görünce birer balık ekmek yiyoruz. Gerçekten çok taze ve lezzetli balıkları var. Yemeği yerken birazda dinleniyoruz. Birerde çay içtikten sonra yavaşça bu tarihi ilçenin sokaklarına dalıyoruz. Bir kaç dükkandan alışveriş yapıyoruz, sosyal medyada ün yapmış bir kaç yapısı var bunlar hakkında yolda gördüğümüz insanlardan bilgi alıyoruz. İlk merak ettiğimiz ve listemizde olan yer Perili Ev. Öğreniyoruz ki burayı restore etmek için kapatmışlar. Biraz üzülüyoruz açıkçası ve bir sonraki merak ettiğimiz yerTabut Ev. 

Tabut Ev

Burayı kısa bir yürüyüşün ardından buluyoruz, evin görüntüsü ve hikayesi oldukça ürkütücü. Bu ev çok eskiden ölen insanların cenazelerinin bekletildiği bir morg gibi kullanılıyormuş. Evin şeklide baya baya tabuta benzediği için ünü katlanarak artmış. Giderseniz görmenizi tavsiye ederim. Tirilyenin sokaklarında keyifli bir turun ardından günün son durağı ve en merak ettiğim yer için yola çıkıyoruz. Gölyazı...

1- Sandal Gezisi | 2 - Ağlayan Çınar | 3- Gölyazı Manzaram

Gölyazı yoluda oldukça keyifli. Buraya ulaşmak için Tirilyeden sonra biraz yol yapmanız gerekiyor. Vardığımız zaman girişte hemen görevliler karşılıyor sizi. haftanın tatil günleri ve resmi tatillerde adaya araç girişi yasakmış bu yüzden girişteki otoparka aracınızı park etmenizi istiyorlar. Aracımızı park ettikten sonra hemen otopark çıkışında sizi bekleyen sandalcılar var. İsterseniz adaya sazlıkların ve mükemmel manzaranın içinden sandalla geçebilir veya yürüyerekte adaya ulaşabilirsiniz. Bizim planlarımızın içerisinde zaten sandal turu olduğu için iskeleden sandala atlayıp mükemmel manzara eşliğinde adaya doğru hareket ediyoruz. Yaklaşık 20-25 dakika sürüyor bu tur ve çok keyifli gerçekten.

1-Drone Çekimim | 2-Yel Değirmeni | 3- Zambak Tepesi

Adaya vardığımızda sandalın sizi bıraktığı yer halk arasında "Ağlayan Çınar" olarak bilinen asırlık bir çınar ağacı. O bölge zaten adanın en işlek bölgesi diyebilirim. Burada biraz vakit geçirip birer kahve içiyoruz , tabi ben o sırada çekimlerime devam ediyorum. Adanın üzeri hafif bulutlu olunca size harika sekanslar bırakıyor. Ada etrafındaki toprak yoldan kısa bir tur yapıyoruz. Ben bu arada drone ile harika bir yarım saatlik çekim gerçekleştiriyorum. Burada çekim yapmakta en çok istediğim şeylerden birisiydi. Sonrasında gün batımı için Zambak Tepesine uğruyoruz. Çıkarken biraz zorlanıyoruz ama sonuç mükemmel, Harika bir manzarası var. En son olarakta adanın girişinde bulunan Yel Değirmeninde kısa bir çekim molası veriyoruz. Artık hava iyiden iyiye kararmaya başladığı için gezimizi mutlu ve yağmursuz bir şekilde tamamlıyoruz. 

Yarın görüşme üzere🖐️.

Bu gezimize ait çekimlerimin olduğu VLOG tarzındaki videomun linki aşağıda. İzleyerek daha fazla fikir sahibi olabilirsiniz.

videoya gitmek için TIKLAYINIZ